Hayatımda ki abuk sabuk şeyleri sorgulamaya başladım.
Mesela mint yeşiline neden bu kadar taktım kafayı? Algıda seçicilik yapıp her yerde o rengi görüyorum.
Annem sağlık sorunları yüzünden yazlık-ev arasında mekik dokudu bir türlü gidemedi temelli. Ve ben bugün sonunda annemi yolcu ettim. Üzüldüm mü ne? Niyeyse evin sessizliği üstüme çöktü, sevimsiz geldi yalnızlık ilk defa. Oysa dört gözle beklerdim onun gitmesini, Kasım'a kadar evin sefasını sürmeyi. Küçük bir kız gibi büktüm dudaklarımı giderken annem...
Ben daha çok sebze yiyen bir insan oldum.Yemek seçerdim, onu yemem bunu yemem. Bok diyesi gelirdi insanın. Ne ara keyif için yemek yemeği bıraktım da bu kadar sıkıcılaştım?
Kariyer derdim, kaygım silindi gitti. Şimdi çok anlamsız geliyor hepsi. Huzurlu olsun işim yeter diyorum şimdilerde.
Makyaj yapmak, ne giyicem gibi dertlerim kayboldu. Makyaj yaptım mı suratımı yıkayasım geliyor. Agız tadıyla elimi yüzüme yapıştırmayı seviyorum. İçinde rahat olduğum kıyafetlere gidiyor elim. Oje falan da öyle çok sürmüyorum. Baya sevdim ben bu sadeliği. Niye ki?
İnsanlara daha az öfkelenir oldum. O içime kaçan yüksek tansiyonlu holigan öldü. Biri bir şey mi söylüyor beni üzecek, takmıyorum.Ya susuyorum, ya da kesip atıyorum. Uzatmıyorum. Sanırım ben artık insanları o kadar da önemsemiyorum. Değer vermek yük geliyor.
Eskiden olsa niye evdeyim ben hep, arkadaşlarım neden dışarı çağırmıyor beni derdim. Şimdi her güne üç ayrı program sığdırmaya çalışıyorum. Ve resmen eskilerden, yenilerden bütün insanlardan sıkılıyorum. Oturup susalım istiyorum. Hiç aklıma gelmezdi kalkıp da birine yeter artık bu kadar sık görüşmeyelim diyeceğim.
Gecenin birinde kapıda kaldığım zaman arayacak insanlar listemde babamın olmadığını fark ettim. Aklıma bile gelmedi. Ben cidden babama bile güvenmiyormuşum. Kalkıp bir de elin heriflerine mi güvenicem?
Aşktan da soğumuşum, çaktırmadan bunu da sorguladım. Çünkü öpüşüyorsun dudağında tadı, sevişiyorsun yatağında kokusu, bakışıyosun aynada yüzü, seviyosun bir tarafında sızısı kalıyor, geçmiyor. Gerek yok.
Büyüyor muyum, hayattan mı soğuyorum belli değil...