Gün itibariyle işten çıkalı 1 ay oldu. Ben normalde hafta sonları bile yapacak bir şey bulamaz, Pazartesi olsa da işe gitsem derdim. Böyle bir insanken içine düştüğüm boşluğu tahmin etmek çok zor değil. İşten çıktığımın ertesi günü sabah alarmım çaldı ve ben otomatik hareketlerle yataktan kalktım, sonra da gerçekler tokat gibi indi yüzüme. Hayatımda ilk kez daha fazla uyuyacağım için mutsuz oldum. Başka bir ilki de Pazar günü yaşadım. Pazartesi sendromunu ilk kez işe gitemeyeceğim için yaşadım. Herkes yarın işe gidecek, e ben ne yapacağım evde diye hayıflandım.
Yazın bitmesiyle annem ve anneannem yazlıktan döndü. Bir anda bekar hayatım sonlandı. Ve bütün günümüz üç nesil göt göte oturmakla geçiyor. Evden kaçayım, biraz nefes alayım diye spora yazıldım ama annem sagolsun aa ben de geleyim diye tutturdu. Orada da göt göteyiz. Bütün arkadaşlarım çalıştığı için gündüz hiç biriyle görüşemiyorum. Bazen kitabımı alıp, kendimi Starbucks'a atıyorum ama yine de günün sonunda evin yolunu tutuyorum.
Hala kabullenemediğim için iş başvurularına da pek ağırlık vermiyorum. Hayatımın hiç bir şey yapmak istememe dönemindeyim. Sanki bütün enerjim çekilmiş, ben hayatımı dışarıdan seyre durmuşum gibi. Bugüne kadar tek iş görüşmesine gittim, ona da içim sinmedi. Tek istediğim eski hayatımı, eski düzenimi geri almak. Bir anda iki yıllık alışkanlıklarım, hayatımın günlük akışı yok oldu.. Onlarla beraber ben de yok oldum.
Ofistekilerle hala görüşüp, konuşuyorum.İşleri hayatları olduğu için tek konuştukları şey ofisde neler olduğu. Fark ettim ki bunları dinlemek beni yaralıyor. Ben de ofiste olabilir, ben de bu sohbetlerin, olayların içinde yer alabilirdim diye üzülüyorum. Onlarla görüşüp, konuştukça, ofis hakkında bilgi aldıkça eski iş yerimi kafamda bitiremiyorum, bağlarımı koparamıyorum. Bir tarafım hala orada. Saçma gelecek kulağa biliyorum ama hayatıma devam edebilmem için onları geride bırakmam lazım. Beni unutacaklar diye korkarken, benim onları unutmam gerektiğini anlamam kaderin bana gıcıklığı olsa gerek.
Hayatta kapılar kapanır, daha sonra başka kapılar açılır diye avutuyorum kendimi. Tek dileğim herşeyin eskisinden daha güzel olması....